Hayatla iletisimde: Mart 2011

22 Mart 2011 Salı

Gülümsesin Geleceklerimiz

Geçtiğimiz hafta sonu "umat ile gülümseyen gelecek" projesi kapsamında bir köy okulunda ders verdim.
Bizim bölüm öğrencilerinden yazılanlar cumartesileri öğrencilere derslerinde yardım ediyorlar.
Geçen yıl giyim ve kitap yardımı da yapılmış.
Böyle bir proje de yer almak güzeldi okuyucu.
Sana da öğrencilerimi göstermek istedim.
Seçeceği mesleği söylerken kendinden o kadar emin; öğretmen, pilot, doktor, futbolcu...
Ne verirsen almaya hazır, pırıl pırıl gözleriyle dinliyorlar dersi.
İmkan bulabilirse gülümseyen geleceğimiz olacak her biri


Ve yazabiliyorken bahsetmeliyim; neden anlayamadım ama bloguma girişlerde sorun yaşıyorum yeniden.
Neredeyse bir haftadır uğraşıyorum olmuyor.
Ne girip yazı yazabildim, ne de yazılardan okuyabildim.
Bir tek cuma günü uğraştım da kayıt sayfası açıldı.

Yasaksız, engelsiz bir nesil umuduyla; görüşebilmek dileğiyle hoşça kal okuyucu.

18 Mart 2011 Cuma

"Dünyanın nüfusu arttıkça insan sayısı azalıyor"

Bu dünya da kimi buldun satıyorsan, sadece kendi çıkarlarını gözetiyorsan insansın!
Sanki normali bu olmuş..
Eğer bunları yapmayı bilmiyorsan ve hala güvenebiliyorsan sorun sende!!

Bundan iki sene öncesi..
İsmi söylendiğinde değil de 'kızım' deyince nerde olursa olsun hoplar zıplar gelirdi.
Bazen kızardım 'haaayır' derdim kafasını kaldırmazdı yerden.
Onunla oynayan, yemek veren kim olursa olsun sadece ben 'kızım' dersem gelirdi.
Bir kedim vardı; aslında emanetti bana.
Daha çok sevilebilir miydi garanti veremem, benim bir tanemdi çünkü, ama daha iyi bakılabileceği yere gidene kadar emanet.

Şu son zamanlarda ne yaşadıysam, güvendiğim dağlara geçen hafta görebildiğim karlardan daha çok yağdıysa da, ne kadar üzüldüysem, ağladıysam hep aklımda o vardı.
Teselliyi neden orda aradım bilmiyorum ama gittim.
Teselli mi aradım onu da bilmiyorum ama ordaydım.
Uzakta güneş vuran bir yer bulmuş, uyuyordu.
Görünce gülümsedim, 'kızım' döküldü fısıltı halinde dudaklarımdan.
Anında dikiliverdi kulakları, beni görünce aksayarak da olsa ulaştı.
Sevinçten ağlayacak kadar duygusallık barındırmasam da karakterimde; göz yaşlarımla aldım kucağıma..

Biz kimiz ey insanlık ki kedilere nankör diyebiliyoruz ??


13 Mart 2011 Pazar

Bunu da Gör DIGITURK !

"Bloguma Dokunma" protestolarına twitterda ve sitelerde bol rastlıyor, girebildiğimiz kadarıyla bloglarda da okuyorduk.
Bu günkü maçta ise taraftarlardan destek geldi.
Helal olsun size!
İşte benim takımım, işte benim taraftarım :)


11 Mart 2011 Cuma

Yağdır Mevlam Kar :)

Etraf titreten soğukla ve bembeyaz gölgelerle doldu okuyucu.
Tabi birde havuçtan burunlu, kara gözlü şişman adamlarla.
Ben karın beyaz örtü değilde beyaz gölge olduğunu düşünmüşümdür hep.
Kar düştükçe üstlerinde oluşan beyazlık bana üzerine ışık düştükçe altında beliren siyahlığı anımsatıyor nedense.
Aslında biri beyaz öteki siyah,
biri üstünde diğeri altında.
Kavramların kaderi bu belki de, en olmadığı şekilde -zıttıyla- anılmak.
Peki biri olmasaydı bir diğeri olur muydu, sorusunu ise felsefenin konusu olarak bırakıyoruz :)


Şu iki karlı gün hasta olmama rağmen en olmadığım kadar mutluydum okuyucu.
Belki sıcak iklim çocuğu olup hiç karlarla çevrilemeyen etrafıma beyaz renk geldiği belki de 2 gündür tatil yapabildiğim için :)

Bunların dışında ise yine bir soru-cevap mimle daha karşılarınızdayım.
Mim sever insan negzel yine mim sever bana bahşetmiş bu mi-i şerifi :P

Hayalinizdeki meslek nedir?
Bilim kadını olmak istiyorum :))

Kışın sürmeyi en sevdiğin parfüm nedir?
Yaz-kış değiştirmiyorum ki.
Şu an kullandığımsa Escada-Incredible Me

Çay mı, kahve mi? Kaç şekerli? Sütlü / Sütsüz?
Ben çayı da, kahveyi de, sütü de ayrı seven insanımdır
Ama ille birini seçeceksem kahve olsun, bol şekerli lütfen :)

En önemli makyaj hilen?
Sadece gereken yerlerde makyaja başvurduğumdan olsa gerek hile yapacak kadar ilerletemedim durumu.
Ama bi dk ya, göz kalemi yerine sürme tercih ediyorum; hiç bozulmaması dışında farkı anlayan olmuyor, sayılır mı hileden :)

Tam şu an kucağına bir cin düşseydi ve 3 dilek hakkınız olduğunu söyleseydi, ne dilerdin?
Sadece 3 mü?
Ne kadar azmış ya!!
Yetmez ama bir deneyelim
Tabiii ilk olarak sevdiğim alanımda Türkiye'de ilk araştırma merkezinin kurucusu olmak.
Sonracıma ikinciye hakkımı süpper yakışıklı, karizmatik, zeki, komik, anlayışlı, sadakatli, dürüst, zengin ... bir sevgili için harcardım.
Geriye son dilek mi kaldı?
Dünya barışı :))

Kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği ve tatlı. Bu öğünlerden ömrün boyunca yalnızca bir tanesini seçmek zorunda kalsan, hangisi olurdu?
Zor soruymuş, 
Kahvaltı kral öğündür gözüm onda ama tatlı seçerdim ben.

Eğer Hello Kitty olsaydın, kurdelen ne renk olurdu?
Hello Kitty olsam ?? :)
Siyah olurdu heralde

Eğer ömrün boyunca yalnızca bir tane takı takma seçeneğin olsaydı, bu ne olurdu?
Ben çok takı kullanmam zaten de küpeden vazgeçemezdim.

Sahip olmak istediğin yetenek nedir?
Bu soru daha önce bi mimde sorulmuştu, tembel ben aynen ordan kopyalıyorum:

Benim bu konudaki hayallerim var ya saymakla bitmeeeeez

Bazen düşünceleri duyabilmek istiyorum, insanlara ona göre davranmak gerçek yüzlerini anlamak, sonuçta hiç kırılmamak ve kırmamak. 

Bazen geçmişe veya geleceğe yolculuk yapabilsem diyorum.
Acayip meraklardayım, tarih bize anlatıldığı gibi mi, gelecekse öngörebildiğimiz kadar mı?

Ya da jumper olsam atlasam, tüm dünyayı gezebilsem isterdim.
Her yerden insanları tanımak, kültürlerini öğrenmek, istediğim zaman da puff diyerekten dönebilmek.

Bakma kısa tuttuğuma hepsi ve daha fazlasıyla ilgili bitmek bilmez fanteziler canlı yayın rüyalarımda, kaçırırsan tekrarı biraraanlatırım.com'da :)

Ha bunlar çok da doğal olmadı dersen şunlar da var;
Güzel olsam, bakanları sevaba sokup kamu hizmeti versem ya da zengin olsam tüm üniversite mezunlarını emrimde çalıştırsam, maksat onlara iş sağlamak yahu sende ne fesatsın :)
En olmadı zeki olaydım da bir şeyler bulup ismimi vereydim: drukiyyes atomu, drukiyyes geni, drukiyyes programı ...


Bitince almaya devam edeceğin kozmetik ürünü?
Yani genel olarak bitirecek kadar bir ürünü kullanıyorsan devamını da alacaksın demektir :)
Daha bitmeden yenilediğim ürünü sorarsan eğer parfüm olur cevabım.

Eğer geleceği görme şansın olsaydı, görmek ister miydin?Evetse, tam olarak neyi görmek isterdin?
Tabi ki isterdim, ama kendi geleceğimi değil.
Tam olarak görmek isteyeceğim gelecekte bizden nasıl bahsedecekler, tarih kitapları hakkımızda ne yazacak?
Teknoloji nereye kadar ilerleyecek?
Ülkelerin durumu, sanat, felsefe, bilim, moda, kültür alanlarında değişiklikler...
Geleceğin insanları nasıl olacak falan.
Ciddi kafa yoruyorum böyle şeyler hakkında ben :)

Gizli ünlü aşkın kim?
Eveeet, sonunda burdan açıklıyorum:
Brad Pitt ve ben aslında sevgiliyiz...
Ailem bize izin vermediği için bunca yıldır gizliyorduk bunu.
Angel'la dünya-ahret bacı-kardeş onlar.
Angel diyorum ben samimiyetten, siz Angelina Jolie diye bilirsiniz tabii.
Ailem bırak kızımızın peşini deyince o da evleniverdi onunla, sırf ailem rahat bıraksın bizi diye
Çok fedakardır görüyorsunuz ya.
Tabii her fırsat bulduğunda da yanıma ışınlanıyor :)

Neden blog tutmaya başladın?
İletişim için

Benim bu mimi cevaplamasını istediklerimse; deep, huyumkurusun, girlythings

Bitirirken karlı-kışlı, bol eğlenceli, bol kardan adamlı günler diliyorum.

9 Mart 2011 Çarşamba

Mimdir Mim

Sevgili negzel ve huyumkurusun'dan aldığım bir mimim vardı, anca yazabiliyorum okuyucu.
Ki evin yolunu yeniden bulan drukiyyes için takdire değer bir başarıdır bu.

Başlamadan önce lütfen destek verin ve tanıdıklarınıza da iletin:
http://www.blogumadokunma.com/


Gelelim sorularımıza:

Gün içerisinde gerçekleşirse şok olacağım şey?
Bi bloguma bakim düşüncesiyle nete girip de engellendiğini görürsem şok olurum.
Bi dakka ya, bunu yaptılar ki zaten !!
Daha fazla ne yapabilirler de şok olurum, bilmek istemiyorum.

Gördüğüm zaman eğer almazsam uyuyamam dediğim şey?
Beyaz atın üstünde bir prens ya da gümüş volvolu bir vampir en olmadı kırmızı hapı seçmiş bir neo görür de alamazsam bırak uykuyu ölim ben :P

Uğruna diyetimi bir kalemde bozacağım şey?
Diyet pek tarzım değildir ama eğer yapsaydım kesinlikle tatlı yüzünden bozulurdu.

Kendime en çok yakıştırdığım renk?
Siyah

En sevdiğim takı?
Rozetlerim vardır, takı sayılır mı bilmem ama benim için özeldir.

Takıntım?
Ben bir şeyi yaptığım zaman mükemmel olmalı ya da hiç olmamalı.
Bu konuya feci takık durumdayım, bir sorumluluk yüklenmişsem en ufak sorun bile 'error' vermeme neden olabiliyor.

Ben bu şarkıyı duyunca şakırım?
Aslında çok şarkı vardır söyleyebileceğim ama şu an dinlediğim şarkıyı sende dinle okuyucu


Solumda ne var?
Kitaplığım

Ve yine sevgili negzel blogunu takip edenlere ödül bırakmış, bende blogumu takip edebilenlere, giremeyip kalbi bizimle olanlara bırakıyorum bu ödülü.
Varlığım blog camiasına armağan olsun :)

5 Mart 2011 Cumartesi

Bir Varmış, Bir Yasaklanmış!

İşçi işinde gerek felsefemden yola çıkarak çalışarak geçirdiğim haftanın ardından hevesle bilgisayarımın başına geçiyorum ve gözlerime inanamıyorum:
"Bu Siteye Erişim Mahkeme Kararıyla Engellenmiştir"

Okuyoruz, yazıyoruz, bilgilerimizi birikimlerimizi paylaşıyoruz, özgürce düşüncelerimizi aktarıyoruz, belki bu düşüncelerde bizi birleştiren yanları bulup arkadaşlıklar kuruyoruz; belki de hiç bir araya gelemeyecek olsak da fikirlerimizi bir araya getiriyoruz ve sonuç: ENGELLENİYORUZ.
Hem de ne sebepten...

Ard arda gelen bu yasaklar..
Kime ne söylemeliyim bilemiyorum.
Aslında...

Tek bildiğim artık bu bloga her gün yazı yazmaya uğraşacağımdır.
Hadi siteyi engellediniz; klavyeme de zincir takabilecek değilsiniz.
Ne kadar yoğun olsam da en azından bir yazı çıkarmaya çalışacağım,
ve benim gibi yazmaya devam edenleri destekleyeceğim.
Seçim konuşması gibi oldu bu da:
Beni seçin, blogları açtıracağıııııım,
Her bloga yol, su, elektrik sağlayacağım :)


Biliyorum, zaten giremeyen bu yazıyı okuyamaz ama yinede okuyucu çevrende engellenen kalmasın, sen bu çözümleri onlara da söyle:
bu siteden istediğin blog adresini yazarak ulaşabilirsin
ya da
bu sitede anlatılan uygulamayı deneyip DNS ayarlarını değiştirerek bilgisayarından istediğin gibi yasaklı tüm sitelere ulaşım sağlayabilirsin.

İlk duyduğumdaki tepkim, o sinirli hallerim sonrasında ki üzüntüm biraz da olsa geçtikçe bloggerlardan buldukları çözümleri okuyarak ne olur ne olmaz dedim, bende bir wordpress hesabı alarak blogumu yedekledim
O halini gördükçe yeniden sinirlenip yeniden de hüzünlendim tabi okuyucu ama elden ne gelir..
Bir an önce bunun düzelebilmesi dileğiyle

Tabi bir de bunlar var, kesinlikle harikalar; drukiyyes gururla sunar: