Sene böle bin dokuz yüz doksan yedi, bilemedin doksan sekiz.
Senin güzel hatırına düz iki bin yapardım da kurtarmaz yahu :)
İletişimin hala çok çok sınırlı olduğu yıllar bunlar.
İnternet yaygınlaşmamış, cep telefonu kullanan sayısı az.
Haberleşme de ev telefonları kullanılıyor desek de bazı yerlerde bağlı telefon bulunamadığını hatırlamak gerek.
Babamın işi gereği eve geç geldiği ya da dışarıda kaldığı oluyordu sık sık.
Haberleşmemiz de zor oluyordu böyle durumlarda haliyle.
İşte bahsettiğim bu yıllarda bir gün eve elinde bir kutuyla geldi.
Cep telefonu
Aradığımızda nerde olursa olsun ulaşabilecekmişiz.
Çekim alanı diye bir şey de bilmiyoruz tabi bu cümleyi kurarken, tek bildiğimiz kablosunun olmayışı, alıp gidiyorsun yanında.
Üstelik yazı da gönderebiliyormuşuz, mektup gibi ama uzun uzun yazamadığından olsa gerek adı kısa mesajmış.
Okulda bir anlatışım var duymanız lazım.
Bir arkadaş da baktı havama diyecek yok, 'bende biliyorum'la girdi konuya.
Dediğine göre içinde oyun olanları da varmış, yurt dışından gelen akrabasında görmüş.
Ben yer miyim böyle numaraları, cep telefonu havası benimdir başkasına attırmam diyerekten 'hadi ordan'la diskalifiye ettim onu.
Ne anlattıysa inandıramadı ben ve benim gibi mantıklılara.
'Adı üzerinde cep telefonu arama yapmak için var, ne oyunu' dimi ama!
Hala hatırladığımızda o yılları nasıl da gülüyoruz :)
Bu videoyu buldum nette, o yıllardan bu yana değişimin farkına varıyoruz izlerken.
Aslında işini iyi yaptığı sürece görmezden geldiğimiz ama hayatımızda önemli yere sahip olan bu aletler teknolojiye bağımlılığımızı gösteriyor adeta.
'Onlar olmasaydı ne olurdu'yu düşünmek bile istemiyoruz,
biz insanoğluyuz kolayı seviyoruz.
Ve teknolojik bile olsa bu neye sahip olsak daha fazlası için 'hadi ordan'la 'benimde var' gibi cümleleri hazırda tutuyoruz.
Senin güzel hatırına düz iki bin yapardım da kurtarmaz yahu :)
İletişimin hala çok çok sınırlı olduğu yıllar bunlar.
İnternet yaygınlaşmamış, cep telefonu kullanan sayısı az.
Haberleşme de ev telefonları kullanılıyor desek de bazı yerlerde bağlı telefon bulunamadığını hatırlamak gerek.
Babamın işi gereği eve geç geldiği ya da dışarıda kaldığı oluyordu sık sık.
Haberleşmemiz de zor oluyordu böyle durumlarda haliyle.
İşte bahsettiğim bu yıllarda bir gün eve elinde bir kutuyla geldi.
Cep telefonu
Aradığımızda nerde olursa olsun ulaşabilecekmişiz.
Çekim alanı diye bir şey de bilmiyoruz tabi bu cümleyi kurarken, tek bildiğimiz kablosunun olmayışı, alıp gidiyorsun yanında.
Üstelik yazı da gönderebiliyormuşuz, mektup gibi ama uzun uzun yazamadığından olsa gerek adı kısa mesajmış.
Okulda bir anlatışım var duymanız lazım.
Bir arkadaş da baktı havama diyecek yok, 'bende biliyorum'la girdi konuya.
Dediğine göre içinde oyun olanları da varmış, yurt dışından gelen akrabasında görmüş.
Ben yer miyim böyle numaraları, cep telefonu havası benimdir başkasına attırmam diyerekten 'hadi ordan'la diskalifiye ettim onu.
Ne anlattıysa inandıramadı ben ve benim gibi mantıklılara.
'Adı üzerinde cep telefonu arama yapmak için var, ne oyunu' dimi ama!
Hala hatırladığımızda o yılları nasıl da gülüyoruz :)
Şimdi bu konu da nerden çıktı merak edebilirsin.
Şu an resmen o doksanlı yıllara dönmüş gibiyim de ordan.
Telefonum bozuk okuyucu.
Mesajlar ya gelmez ya da en erken ertesi gün gelir
Yazdığım mesajlar da karşı tarafta anlamsız semboller olarak çıkar
Arayan açmıyor diye kapatırken benim telefon çalmaz bile
Ben arayacak olurum ekran bembeyaz...
Geçtim bunları; sabah çalan bir alarmımın olmaması, kaydettiğim notların bulunamaması..
Olacak gibi değil, modellere bakmaya başladım bende.
Özelliklerden özellik beğenemedim okuyucu
'İnanamıyorum yazıda gönderebiliyorsun' dediğimiz zamanlardaki kadar muhtaç olmama rağmen 'aa mail gönderemiyor mu, istemem o modeli' dediğimi bilirim ben :)
Aslında işini iyi yaptığı sürece görmezden geldiğimiz ama hayatımızda önemli yere sahip olan bu aletler teknolojiye bağımlılığımızı gösteriyor adeta.
'Onlar olmasaydı ne olurdu'yu düşünmek bile istemiyoruz,
biz insanoğluyuz kolayı seviyoruz.
Ve teknolojik bile olsa bu neye sahip olsak daha fazlası için 'hadi ordan'la 'benimde var' gibi cümleleri hazırda tutuyoruz.
Kendi adıma konuşursam 'olmasaydı olmazdı' yorumunu duyacağınız ben, bir de çok tercih edilen modellerle onları kulananlara yapılan yorumları bırakıyorum.
Dip Not: Resimde bahsedilen Android daha Türkiye'de yok, siparişle sahip olabiliyorsunuz ancak diye duydum.
Dip Not: Resimde bahsedilen Android daha Türkiye'de yok, siparişle sahip olabiliyorsunuz ancak diye duydum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Fikr-i Beyan: