Bayisinden hala istemeyenler varmış, duymamış olayım okuyucu :)
Bir cumartesi daha güncel geldim, hadi hayırlısı
Bu gün magazinsel takılıyoruz.
Halkın haberden çok magazinle ilgilendiği bir ülkede bizimde tüm medya gibi arz-talep meselesini göz önüne almamamız düşünülemezdi bile.
Konumuzu işledikten sonra da sözü sürpriz bir konuğa devredeğiz.
Ekip olarak röportaj işinde de iddialıyız :)
İlk konumuz Spartacus.
Dizi şiddet ve cinsellik içeren sahneleri yönünden epey eleştirilmişti malumunuz.
Ama bi o kadar da izlenmiş, google da tıklanmıştı kuşkusuz.
Biz ekip olarak o dönemin şartlarını anlatması bakımlarından desteklemiş, izlemiştik ne yalan söleyelim.
Hatta bağımlısı olduk yahu.
Ama Spartacus karakterini oynayan Andy'miz hastalanınca hepimiz mahvolduk okuyucu.
O iyileşene kadar altı bölümlük Spartacus : Gods of The Arena adında prequel dizi çekti kanal.
Spartacus gelmeden önce Batiatus'un evini anlatacaklardı.
İşte fragman:
Bu gün magazinsel takılıyoruz.
Halkın haberden çok magazinle ilgilendiği bir ülkede bizimde tüm medya gibi arz-talep meselesini göz önüne almamamız düşünülemezdi bile.
Konumuzu işledikten sonra da sözü sürpriz bir konuğa devredeğiz.
Ekip olarak röportaj işinde de iddialıyız :)
İlk konumuz Spartacus.
Dizi şiddet ve cinsellik içeren sahneleri yönünden epey eleştirilmişti malumunuz.
Ama bi o kadar da izlenmiş, google da tıklanmıştı kuşkusuz.
Biz ekip olarak o dönemin şartlarını anlatması bakımlarından desteklemiş, izlemiştik ne yalan söleyelim.
Hatta bağımlısı olduk yahu.
Ama Spartacus karakterini oynayan Andy'miz hastalanınca hepimiz mahvolduk okuyucu.
O iyileşene kadar altı bölümlük Spartacus : Gods of The Arena adında prequel dizi çekti kanal.
Spartacus gelmeden önce Batiatus'un evini anlatacaklardı.
İşte fragman:
İlk bölümü de yayınlandı.
İnternette bulabilir izleyenleri.
Ama sonra haber aldık ki Andy Whitfield dönemeyecekmiş :(
Sonrasında yeni oyuncu arayışları ve sonuç:
The Pasific'ten bildiğimiz Liam McIntyre.
Forumlardan toplanan haberlere göre yeni oyuncu hakkında Andy'e göre çocuk kaldığı konuşuluyor.
Makyajla, oyunculukla aşılamayacak bir durum değil bu okuyucu ama gel gör ki yeni bölümleri takip eder miyiz, ekip olarak biz de bilmiyoruz.
Karşılaştırmamak elde değil.
Andy'ciğimize(:) de sağlık diliyoruz.
Gelelim merakla beklenen(:) röportaj köşemize.
Bu haftanın konuğu blog dünyasından tanıyıp sevdiğiniz(:P) drukiyyes
Aslında pek röportaj havasında olamadı sohbet, zira nasıl gidiyor dedik borçlu çıktık.
Bir soruyla hallettik işi de diyebiliriz.
Aşağıda anlattıklarının özetinin özetinin özetini okuyabileceksiniz
Susturabilene ödül var desek de inanmayın konuğumuz velinimetimizdir:)
"Finallerin bitmesiyle sayın Cumartesi Güncel; film izlesem, ortamlara aksam, kitap başlasam, gezsem, tozsam, internette takılsam olmadı bol uyusam vs planları yapıp da napacağını karar verememiş ruh halimleyim.
Bu ruh haline bir de azar azar kader bize ne yazar şeklinde otomasyona bir bir yazılan notları ekleyin:(
Aslında bu gece eve gidiyorum.
Bir de bunu ekleyin.
Çoktan biten bitirilememiş bir ilişkinin kalıntılarıyla yüzleşeceğimi de ekleyin.
Sevdiklerime, sevdiğim şehre kavuşuyorumun yanında dönemin altından kalkamamışlığın, verilen emeklere ne söleyebileceğinin hesabı var içimde.
Bir de yaz okulu parası peşinde hocalarımı saygıya anmanın verdiği rahatlama.
Çok yazamazsam, blogdaşlarımı çok takip edemezsem bu ara bil ki internetim yoktur oralarda:)
-işte gidiyorum bütün hesaplaşmalar yüreğimde-
Acıtasyonumu da verip hayatımdaki başka gelişmelere geçiyorum.
Arkadaşım tatilde okumam bunu deyince kaptığım, gördüğümden beri merak ettiğim kitabı sonunda okuyacağım, izlenimlerimi anlatırım.
Bir de büyük umutlarla başladığım güzel şeyler yapıcaz diyerek yola çıktığımız harika ortamıyla cumartesi gecelerimi şenlendiren güzel insanlarla çalıştığım ama bu zamana kadar olumsuzlukları yenemediğimiz amatör tiyatro grubumuz var.
Bir kaç kez yönetmen değişikliği yapıldı, sevdiğim arkadaşlarımdan bırakanlar oldu.
Skeç çalışıyorduk, oyun çıkarıcaz denildi.
İnternette bulabilir izleyenleri.
Ama sonra haber aldık ki Andy Whitfield dönemeyecekmiş :(
Sonrasında yeni oyuncu arayışları ve sonuç:
The Pasific'ten bildiğimiz Liam McIntyre.
Forumlardan toplanan haberlere göre yeni oyuncu hakkında Andy'e göre çocuk kaldığı konuşuluyor.
Makyajla, oyunculukla aşılamayacak bir durum değil bu okuyucu ama gel gör ki yeni bölümleri takip eder miyiz, ekip olarak biz de bilmiyoruz.
Karşılaştırmamak elde değil.
Andy'ciğimize(:) de sağlık diliyoruz.
Gelelim merakla beklenen(:) röportaj köşemize.
Bu haftanın konuğu blog dünyasından tanıyıp sevdiğiniz(:P) drukiyyes
Aslında pek röportaj havasında olamadı sohbet, zira nasıl gidiyor dedik borçlu çıktık.
Bir soruyla hallettik işi de diyebiliriz.
Aşağıda anlattıklarının özetinin özetinin özetini okuyabileceksiniz
Susturabilene ödül var desek de inanmayın konuğumuz velinimetimizdir:)
"Finallerin bitmesiyle sayın Cumartesi Güncel; film izlesem, ortamlara aksam, kitap başlasam, gezsem, tozsam, internette takılsam olmadı bol uyusam vs planları yapıp da napacağını karar verememiş ruh halimleyim.
Bu ruh haline bir de azar azar kader bize ne yazar şeklinde otomasyona bir bir yazılan notları ekleyin:(
Aslında bu gece eve gidiyorum.
Bir de bunu ekleyin.
Çoktan biten bitirilememiş bir ilişkinin kalıntılarıyla yüzleşeceğimi de ekleyin.
Sevdiklerime, sevdiğim şehre kavuşuyorumun yanında dönemin altından kalkamamışlığın, verilen emeklere ne söleyebileceğinin hesabı var içimde.
Bir de yaz okulu parası peşinde hocalarımı saygıya anmanın verdiği rahatlama.
Çok yazamazsam, blogdaşlarımı çok takip edemezsem bu ara bil ki internetim yoktur oralarda:)
-işte gidiyorum bütün hesaplaşmalar yüreğimde-
Acıtasyonumu da verip hayatımdaki başka gelişmelere geçiyorum.
Arkadaşım tatilde okumam bunu deyince kaptığım, gördüğümden beri merak ettiğim kitabı sonunda okuyacağım, izlenimlerimi anlatırım.
'Tarihi Liderler ve Aşkları'
Bir de büyük umutlarla başladığım güzel şeyler yapıcaz diyerek yola çıktığımız harika ortamıyla cumartesi gecelerimi şenlendiren güzel insanlarla çalıştığım ama bu zamana kadar olumsuzlukları yenemediğimiz amatör tiyatro grubumuz var.
Bir kaç kez yönetmen değişikliği yapıldı, sevdiğim arkadaşlarımdan bırakanlar oldu.
Skeç çalışıyorduk, oyun çıkarıcaz denildi.
O oyunda bir kaç kez değiştirildi.
Bu gün yine kendi yazdığımız skeçlerden oynayacağız denildi.
Yine farklı kararlar, belirsizlikler.
Ve çok sevdiğimiz birisi aramızdan ayrıldı.
Onun yokluğu özümsenecek gibi değildi.
Sahnede oynarken bile gözüm kapıda içeri girer diye bekledim.
Bir yere gidemiyoruz.
Ve belki bende bırakmayı düşünüyorum, üzülerek...
Son olarak da bu durumlardan sonra ruh halim düzelsin, az gözüm gönlüm açılsın diyerekten facebook'ta her dişi arkadaşım gibi benimde paylaştığım videoyu durup durup izliyorum:D
Bir reklamda da bizlerin beğenilerinin önemsenmesi güzel.
Bir defa da bizim gözlerimize hitap edilmesi güzel.
Biscolata'yı sonuna kadar savunuyorum.
Haydi kızlar markete! "